KÖPEKLERE YAPILAN AŞILAR KONUSUNDA NE KADAR BİLİNÇLİYİZ ?
Sevgili Dostlar,
Uzun zamandır yazmayı tasarladığım evcil hayvanlarımıza yapılan aşılar konusunu ve edindiğim bilgileri sizinle paylaşmak istedim.Artık bilinen o ki evcil hayvanlarımıza yapılan gereksiz aşılar ya da gereğinden fazla sıklıkla yapılan aşılar maalesef ki onları bir çok ölümcül hastalığın pençesine düşürüyor. Aşağıdaki yazıda Veteriner fakültesinde Profesor ve aynı zamanda Patobiyolojik Bilimler Başkanı Dr. Schultz'un arastırmalarının sonucunu bulacaksınız.
Uzun zamandır yazmayı tasarladığım evcil hayvanlarımıza yapılan aşılar konusunu ve edindiğim bilgileri sizinle paylaşmak istedim.Artık bilinen o ki evcil hayvanlarımıza yapılan gereksiz aşılar ya da gereğinden fazla sıklıkla yapılan aşılar maalesef ki onları bir çok ölümcül hastalığın pençesine düşürüyor. Aşağıdaki yazıda Veteriner fakültesinde Profesor ve aynı zamanda Patobiyolojik Bilimler Başkanı Dr. Schultz'un arastırmalarının sonucunu bulacaksınız.
Profesor Dr. Schultz diyor ki : Köpeklere yapilan aşilar gerekli olmayabilir. - Mart 14, 2003
Dr. Shultz yılda bir kere köpeklerin kanındaki antikorları test eder. Ama Neden ? Diyor ki ; yılda bir kez yapılan birçok aşının gereksiz olduğunu kanıtlamak için ...
Dr.Schultz veterinerlik fakültesinde Profesor ve Patobiyolojik Bilimler Başkanıdır ve kendisi köpeklere yapilan aşilarin etkililiği konusunda 1970' lerden beri araştirmalar yapmaktadir. Profesor Schultz araştirmalarinin sonucunda bağisikliğin bir ömür boyu sürebileceğini anlatıyor ve yapilan aşilarin cok aşırı olduğunu ekliyor.
Her yıl köpeklerimizi veterinere götürdüğümüzde,çoğu tek bir aşida birleştirilmis 16 farklı aşı alabiliyorlar bazen . Bunlardan dördü, kuduz, köpek kanli ishal tip 2 (CPV-2), köpek gençlik hastaliği virüsü (CDV) ve köpek adenovirüs tip 2 (CAV-2); Gerisi Lyme hastalığı da dahil olmak üzere sadece bazı köpeklerin maruz kaldığı hafif hastalıklara karşı korur.
Her yıl köpeklerimizi veterinere götürdüğümüzde,çoğu tek bir aşida birleştirilmis 16 farklı aşı alabiliyorlar bazen . Bunlardan dördü, kuduz, köpek kanli ishal tip 2 (CPV-2), köpek gençlik hastaliği virüsü (CDV) ve köpek adenovirüs tip 2 (CAV-2); Gerisi Lyme hastalığı da dahil olmak üzere sadece bazı köpeklerin maruz kaldığı hafif hastalıklara karşı korur.
Ancak, birçok veterinerin farkına vardığı gibi, aşırı aşılama bir köpeğin sağlığını ve hatta yaşamını tehlikeye atabilir. Yan etkiler cilt problemlerine, alerjik reaksiyonlara ve bağisiklik sistemi hastalıklarina neden olabilir.Ayrica kedilerde yapilan aşilamalarda ,aşı enjeksiyonları alanında tümör bildirilmiştir
Schultz, “Bu olumsuz yan etkiler , birçok veterinerin aşı konusunu yeniden düşünmelerine neden oldu”
“Gereksiz aşıların ciddi yan etkilere neden olabileceği fikri, hali hazırdaki tıbbi uygulamalarla doğrudan çelişki içinde” dedi.
“Gereksiz aşıların ciddi yan etkilere neden olabileceği fikri, hali hazırdaki tıbbi uygulamalarla doğrudan çelişki içinde” dedi.
Schultz, 30 yıldır hayvanlara aşiri sıklikla uygulanan aşılari ve ne derece ihtiyaç olduğunu inceliyor. Schultz, “1970'lerde virüslere ve mikroplara karşı bağışıklık tepkimizi ve bunun diğer hayvanlarda da ne kadar benzer olduğunu düşünmeye başladım ve iste o zaman veterinerlikteki aşı uygulamalarını sorgulamaya başladım.”diyor....
Bu canlı, zayıflamış veya ölü mikroplar içeren aşıların gelecekteki hastalıklara karşı korumasını sağlayan da bu immünolojik hafızadır.
Ancak, Schultz'ın işaret ettiği gibi, aşılar insanların bir ömür boyu bağışıklıklarını koruyabilir, genellikle çocuklarda kızamık, kabakulak ve kızamıkçık aşıları yapıyoruz, ancak yetişkinlerde asla bu aşilar bir daha yapilmiyor .Öyleyse köpekler de ayni insanlardaki gibi yavruyken aşilanabilir ve bir daha asla aşilanmayabilirler mi ?
Schultz’un hem kendi köpekleri hem de kontrollü çalışmalardan,birçok köpek üzerindeki çalışmalarından elde edilen kanıtlar cevabın EVET!! olduğunu öne sürerken, Schultz, bağışıklık ve bireysel riske dayanan daha tutucu bir plan da önermektedir.
Schultz, temel aşıların veya hayati tehlike taşıyan hastalıklara karşı koruyanların tüm köpekler için zorunlu olduğunu, ancak bu aşilarin her yil yapilmasini tavsiye etmediğini söylüyor. “Kuduz hariç, CDV, CPV-2 ve CAV aşıları en az yedi yıllık bir immünolojik hafızayı tetikliyor” diye açıklıyor. (Kuduz aşilarinda bağışıklık süresini test eden çalışmalar, yaklaşık üç yıl sürdüğünü gösteriyor.)
Bu nedenlerden dolayı Schultz, köpeklerin üç yılda bir (çoğu eyalette yasaların gerektirdiği gibi) kuduz aşısi olabileceklerini ancak diğer çekirdek aşıların en az üç yıldan daha az bir zamanda yapilmasini tavsiye etmiyor.
Buraya Dr.Jean Dodds'in tavsiye ettiği aşilama tablosunu da ekledim.Bu tabloya göre kuduz aşısı haricinde diğer iki önemli aşi 1 yaşinda yapilan aşidan sonra 15 seneye kadar koruyabiliyor hayvanı ve yaşam boyu koruyup korumadiği ile ilgili araştirmalar da devam ediyor ..
Öte yandan, bazı çekirdek olmayan aşılar, yaklaşık bir yıldan daha az süren bir bağışıklık süresine sahiptir. Ancak, Schultz'un işaret ettiği gibi, her köpeğe bu aşılar yaptırilmamalıdır, çünkü her köpek bu hastaliklara maruz kalma riski altında değildir.
Bugün, birçok köpeğe Lyme hastalığı için aşi yapiliyor Amerikada. Bununla birlikte, Schultz, Lyme hastalığı virüsü taşıyan kenelerin ABD'nin sadece birkaç bölgesinde bulunabileceğini söylüyor. Daha da önemlisi, Schultz, “Aşı, hafif derecede kireçlenme , alerji veya diğer bağışıklık sistemi hastalıkları gibi yan etkilere neden olabiliyor. Tüm aşılarda olduğu gibi,bu tarz aşilar sadece hayvan gerçekten önemli bir risk altında olduğunda kullanılmalıdır. Schultz ”UW-Madison Veteriner Okulu'ndaki Veteriner Hekimliği Eğitim Hastanesinin, Lyme hastalığı aşısını nadiren uyguladığını belirtiyor.
Schultz'in söylediği diğer bir yaygın aşı olan Bordetella cok gereksiz bir aşidir .Schultz, “Damızlık köpek kulübelerinde yaşamayan, yatılı olmayan, köpek gösterilerine gitmeyen ve diğer köpeklerle ara sıra temas eden evcil köpeklerin çoğuna bu aşinin yapilmasi gereksizdir.
Schultz, veteriner hekimlerin bir aşının yararlarını ve yan etkilerini göz önünde bulundurarak belirli bir köpeğin belirli bir hastalığa yakalanma riskini tanımasının önemli olduğunu söyledi. “Aşıların birçok istisnai faydası var, ancak, herhangi bir ilaç gibi, önemli bir zarar verme potansiyeli de var.” Gerekmeyen bir aşınin verilmesi, hayvan için gereksiz bir risk oluşturabiliyor.
Köpeklerin daha az aşı olmalarini öneren Schultz, özellikle veteriner hekimlerin gelir getirmenin yanı sıra müşteri getirmek için yıllık aşılara güvenmeleri durumunda bu durumun tartışmaya yol açabileceğini itiraf ediyor.
Ancak, yıllık kontroller bir çok açidan önemlidir ve yapilmalidir fakat bu kontroller sadece aşi yaptirmak için olmamalidir.
Schultz; “Kalp kurdu ( heartworms ),tümörler, dermatolojik sorunlar ve diş çürüğü kontrolü yıllık olarak yapılmalıdır” diyor. “Ayrıca, bazı köpekler, risklerine bağlı olarak yıllık olarak belirli aşılara ihtiyaç duyabilir.” Her ziyarette aşı yapmak yerine, veteriner hekimler, köpeklerin belirli hastalıklara karşı bağışıklığını kontrol eden yeni geliştirilen bir testi kullanabilirler.( burda TITER testinden bahsediliyor )
Burda ben şunu da eklemek isterim arkadaşlar eğer ki benim gibi sık sık aşılamaya sıcak bakmıyorsanız o zaman yukarida bahsedilen TITER TEST denilen bir test var onu yaptirmanizi öneririm. Bu test Türkiye'de TITRE testi olarak geçiyor. Veterinerinizden bu konuyla ilgili bilgi alabilirsiniz eğer ki veterineriniz bu konuya sıcak bakmıyorsa o zaman başka bir holistik veterinere gidip bu testi uygalamalarini isteyebilirsiniz.
Schultz, “Her gün, meslekte gittikçe daha fazla veteriner değişimi kucaklıyor” diyor.
Sonuç olarak sevgili arkadaşlar bir aşiyi yaptirmadan önce lütfen araştirin, okuyun , soru sorun kisacasi hayvaninizin sesi, avukatı olun. Dr Schultz' un yanında daha birçok veteriner gün geçtikçe bu aşilarin gereğinden fazla kullanimi konusunda hemfikir olmaya başladi ama bize düşen , sevgili dostlarimiza sahip çikmak onlarin sesi olmaktir ...
Patili dostlarinizla uzun ömürler geçirmenizi dilerim..
Sevgiler !
Gülünseyirdefteri
Gereksiz aşilardan kaçinmak,zehirli pire -kene tasmalari yada ilaçlari yerine, doğal pire-kene önleyici ürünler kullanmak
(doğal spreyler) aşıri ilaç kullanimindan kaçinmak ,protein ağirlikli beslemek -mümkünse ev yapimi - ,egzersiz yaptirmak sadece onlarin saglikli olup ömürlerini uzatmakla kalmaz bize de sevgili dostlarimizla daha uzun seneler birlikte olma şansini verebilir...Patili dostlarinizla uzun ömürler geçirmenizi dilerim..
Sevgiler !
Gülünseyirdefteri
Yorumlar
Yorum Gönder